Güncel Sendika Haberleri

05 Ekim, 2009

DÜNYA ÖĞRETMENLER GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN

 

5 Ekim, Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Kurumu (UNESCO) tarafından Dünya Öğretmenler Günü olarak ilan edilmiş ve 1966 yılından beri 100’den fazla ülkede her yıl kutlanmaktadır. Dünya öğretmenler gününde, dünya çocukları için daha iyi bir gelecek hazırlanmasında öğretmenlerin rolünün dünya halklarınca daha iyi anlaşılması ve dikkatin öğretmen ve eğitim sorunlarına çekilmesi hedeflenmiştir. 
 
Ülkemizin çağdaş geleceğini hazırlamak için emek veren öğretmenlerimiz, Dünya Öğretmenler Gününü her gün biraz daha zorlaşan özlük ve ekonomik sorunlarla karşılamaktadır. AKP iktidarı ile birlikte öğretmen, yoksulluk sınırına mahkum edilmiş, ekonomik ve özlük konularda hak kayıplarına uğratılmıştır. 

Eylül ayı itibari ile 1/9 derecedeki öğretmen 1200 TL maaş almaktadır. Türk-İş’in verilerine göre Eylül ayı itibariyle açlık sınırı 750 TL, yoksulluk sınırı ise 2 bin 442 TL'’dir.  Buna göre Eylül 2009 itibariyle 1200 TL maaş alan bir öğretmen, ay boyunca yaklaşık 756 milyon lirayı gıda malzemelerini alabilmek için harcamaktadır. Bu oran da maaşının yüzde 63’üne karşılık gelmektedir. Maaş, öğretmenin toplam harcamalarının yalnızca yüzde 48'ini karşılayabilmektedir. Bu rakam ve veriler göstermektedir ki, Türkiye’de öğretmenler yoksulluk sınırının altında maaşlarıyla yaşamaya çalışmaktadır.

Gelişmiş dünya ülkelerinin çoğunda öğretmenlere aylık 2000 doların üzerinde maaş ödenmektedir. Türkiye’de ise öğretmenin maaşı 1000 doları bile bulmamaktadır. Ülkeler bazında yıllık öğretmen maaşı Japonya 55.000$, İsviçre 70.000$, İspanya : 40.000$, Belçika 39.000$, Fransa 43.000$, İtalya 35.000$, Almanya 50.000$, İngiltere 45.000$, Yunanistan 30.000$ iken neyazık ki Türkiye’de 9.500$ dır. 1923 yılında öğretmen bir aylık maaşı ile yaklaşık 25 Cumhuriyet altını alabilirken, 2006 yılında 5 adet, bugün sadece 3 adet alabilmektedir.

Mevsimlik tarım işçiliği yüzünden, okulunda olması gereken birçok çocuğumuz eğitimine başlayamamış, birçok il ve ilçemizde okulların boş olması sebebi ile eğitim-öğretime hala fiilen başlanamamıştır. Eğitim öğretim paralı hale getirilmiş, özel okulların ve dershanelerin bütçesi 10 Milyon dolarları bulmuştur.

Günümüzde okullarımızın pek çoğunda yeterli öğretmen bulunmamaktadır. Hala öğretmensiz okul, okulsuz köyler bulunmaktadır. Normal eğitim düzenine geçmek, sınıf mevcutlarının 30 kişilik olarak düzenlenmesini sağlayabilmek için daha 150 bin öğretmene ihtiyaç bulunmaktadır. 

Milli Eğitim Bakanlığı 2008 -2009 İstatistiklerine göre; ilköğretimde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı İstanbul’da 29, Kocaeli’de 24,Ağrı’da 35, Muş’ta 30, Van’da 33, Hakkari’de 30, Gaziantep’te 31, Adana’da 25, Şanlıurfa’da 35, Şırnak’ta 34. Avrupa ülkelerinde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı ise ortalama 21’dir.

Öğretmen açığı her yıl katlanarak büyürken, eğitim fakültelerinden mezun olan gençlerimizden binlercesi artık öğretmen olarak atanabilmekten umudunu kesme noktasına gelmiştir. "İşsiz öğretmen" sayısı çığ gibi büyüyerek 240 bini aşmıştır. Emekli olan öğretmenlerimizin yerine kadrolu öğretmen ataması yapılmamakta, bunun yerine iş güvencesinden yoksun sözleşmeli öğretmenler atanmaktadır. Öğretmen açığı, geçici olarak ücret karşılığı derse giren öğretmenlerce doldurulmaktadır. Ücretli öğretmen, vekil öğretmen, sözleşmeli öğretmen, kadrolu usta öğretici gibi görevlendirme çeşitliliği AKP döneminde yaygın hale getirilmiştir.

Ülkenin geleceği yönünden önemli sorumluluklar taşıyan, güçlüklerle karşılaşsa da görevlerini yerine getirirken hiçbir özveriden kaçınmayan öğretmenlerimiz, hak ettikleri yaşam koşullarına kavuşturulmalı, öğretmen açığını kapatmak için uygulanan “sözleşmeli ve ücretli öğretmen” politikası derhal terk edilmeli ve bu açık kadrolu personel ataması ile  tamamlanmalıdır. 

Bu değerli mesleği böylesine zor koşullar altında, yılmadan, yorulmadan büyük bir fedakarlıklarla sürdüren öğretmenlerimizin 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü'nü kutluyorum.


Eğitim-İş Genel Merkez Yönetim Kurulu