Başbakan dün AKP grup toplantısında yaptığı konuşmada, 657 Sayılı DMK 4/b statüsünde çalışan sözleşmeli personel ile 5393 Sayılı Belediye Kanunu’nun 49 maddesine ve 4924 Sayılı Kanun hükümlerine göre sözleşmeli çalışan sağlık personelinin kadroya alınmaları konusunda yasa düzenlemesinin Meclis tatile girmeden bitirileceğini açıkladı.
Ancak Türkiye’de başta aile ve çocuk yardımı olmak üzere birçok haktan mağdur edilmiş 23 bin civarında 4/C’li çalışan da var. Öncelikle yapılacak olan yasal düzenlemenin içine özelleştirme mağduru 23 bin 4/C’li personelin de alınması gerekir.
11 yıllık iktidarı döneminde önce mağduriyeti yaratıp ardından kendi yarattığı mağduriyetin ortadan kaldırılmasını bir müjde gibi sunmak AKP’nin klasik politikası durumuna gelmiştir. Bunun son örneğini 2011 seçimlerinden önce de görmüştük. KPSS puanı ile sözleşmeliden kadroya geçen öğretmenlerin, sözleşmelilik sürelerini hizmetten saymayan ve zorunlu hizmetten muaf tutmayan iktidar, 2011 seçimlerinden hemen önce 632 sayılı KHK ile sözleşmeli öğretmenleri kadroya almış, bunların sözleşmelilik sürelerini hizmetten sayıp ve zorunlu hizmetten muaf tutarak KPSS puanı ile kadroya geçenleri mağdur etmişti. Sendikamızın bu konuda ısrarlı girişimleri ve açtığı dava Danıştay’da devam ederken söz konusu haksız uygulamayı kısmen düzelten bir genelge yayımlanıverdi.
Yıllardır “sözleşmeli köle olmayacağız” diyen kamu emekçilerinin sesini duymazlıktan gelen, hatta gerek Anayasa’da gerekse 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda yapmayı düşündükleri değişikliklerle devlet memurlarının iş güvencesini ortadan kaldırmaya çalışan siyasi iktidarın ve Başbakan’ın bu konudaki açıklamaları samimiyse ve seçim yatırımı değilse öncelikle tüm sözleşmeli çalışanları kadroya alacak yasal düzenlemeler yapılmalı ve kamuda sözleşmeli çalışmayı düzenleyen tüm yasalar yürürlükten kaldırılmalıdır.
MERKEZ YÖNETİM KURULU