Güncel Sendika Haberleri

23 Temmuz, 2012

İL İÇİ YER DEĞİŞTİRME KILAVUZUNDAKİ HUKUKSUZLUKLARI YARGIYA TAŞIDIK

  Eğitim-İş, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan, 2012 Yılı Öğretmenlerin İl içi Yer Değiştirme Kılavuzunun bazı hükümlerinin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Danıştay’da dava açtı.
        Eğitim-İş tarafından Danıştay’a sunulan dava dilekçesinde, kılavuzun “Genel Açıklamalar” başlığı altında yer alan 7. maddesindeki “İl içi isteğe bağlı yer değiştirmesi yapılan öğretmenler, iller arasında yer değiştirmeye başvuruda bulunamaz” hükmü ile il içi isteğe bağlı yer değiştirmesi yapılan öğretmenlerin, iller arasında yer değiştirmeye başvuruda bulunma hakkının hukuki dayanaktan yoksun biçimde ortadan kaldırıldığı belirtildi. Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nin il içi isteğe bağlı yer değiştirme yapan öğretmenlerin, iller arası yer değiştirme başvurusu yapmalarını sınırlayan hiçbir hüküm içermediğinin vurgulandığı dilekçede, şu ifadelere yer verildi:
        “Kılavuz hükümleri ile üst norm niteliğindeki yönetmelik hükümleri bertaraf edilemez ya da genişletilemez. Bu nedenle dava konusu kılavuzun A.Genel Açıklamalar başlığı altında ve 7. madde hükmü hukuki dayanaktan yoksun olup, öncelikle yürütmesinin durdurulmasının, dosya tekemmül ettiğinde ise iptalinin zorunlu olduğu kanısındayız.” 

ÜÇ YILLIK ÇALIŞMA SÜRESİNİN HESABINDA 15 EYLÜL ESAS ALINAMAZ
        Dilekçede, kılavuzun “Başvurular” başlığı altındaki 2. maddesinde, “Bulunduğu eğitim kurumunda çalışılması gereken en az 3 (üç) yıllık sürenin hesabında 15 Eylül, hizmet puanlarının hesabında da yer değiştirme başvurularının son günü esas alınır” hükmüne yer verildiği kaydedildi. Üç yıllık çalışma süresinin hesabında “15 Eylül” tarihinin esas alınmasının, kamu yararıyla örtüşen hukuki dayanağı olmadığının belirtildiği dilekçede, 2009 yılında öğretmen atamalarının 14 Eylül 2009 tarihinde yapıldığı ve bu öğretmenlerin önemli bir bölümünün 15 Eylül itibarıyla göreve başlayamadığı hatırlatıldı. Üç yıllık çalışma süreleri 15 Eylül tarihinde dolmadığından, söz konusu öğretmenlerin yer değiştirme isteğinde bulunamayacağının altı çizildi ve şöyle denildi:
        “İdare kural koyarken, kuralın uygulanabilirlik koşullarını dikkate almak zorundadır. Eylül ayı sonu itibariyle yeni görev yerlerinde işbaşı yapan öğretmenlere, hangi kamusal menfaat gereği 15 Eylül dayatması yapılmaktır izah edilebilmesi mümkün değildir. Birkaç günlük fark nedeniyle yer değiştirme hakkı 1 yıl ötelenen öğretmenin yaşadığı moral ve motivasyon yıkımın yarattığı kamusal zararın telafisi olamaz. Kamu otoritesi yargısal denetime tabi takdir hakkını keyfi olarak kullanamaz. Takdir yetkisi kapsamında yaşama geçirdiği uygulamanın hukuki denetime uygun objektif dayanaklarını ortaya koymak zorundadır.
Sonuç olarak, dava konusu kılavuzun B.BAŞVURULAR başlığı altında ve 2 inci madde hükmünde yer alan ‘15 Eylül’ ibaresi ile bu hükmün dayanağı olan Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 25 inci maddesinin 3 üncü fıkrasında yer alan '15 Eylül' ibaresinin öncelikle yürütmesinin durdurulmasını, dosya tekemmül ettiğinde ise iptalini talep ediyoruz.”

KPSS PUANI İLE KADROYA GEÇENLERE HAKSIZLIK YAPILAMAZ
        Kılavuzun “Başvurular” bölümünün 4. maddesine göre, 632 sayılı KHK’nin yürürlüğe girmesinden önce KPSS sonucuna göre atanan öğretmenlerin önemli bir bölümünün yer değiştirme isteğinde bulunamayacağının kaydedildiği dilekçede, “06.05.2010 tarihinden önce sözleşmeli öğretmen olarak görevli iken KPSS puanı ile kadrolu öğretmenliğe atananlar hariç” ibaresinin yürütmesinin durdurulması istendi. Dilekçede, “Her ne şekilde atanmış olursa olsunlar, öğretmenlerin görevleri eğitim ve öğretim hizmetlerini yürütmek olduğundan, aynı görevleri ifa edecek olan kadrolu öğretmenlerin atama usullerine göre farklı muamelelere tabi tutulması Anayasa’nın 10. maddesinde yer alan eşitlik ilkesine açıkça aykırılık teşkil etmektedir” denildi. 

TERCİH SAYISI 5’E DÜŞÜRÜLEMEZ
        Kılavuza göre, en fazla 5 eğitim kurumunun tercih edilebileceği, 2010 Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’nde ise 25 kurumun tercih edebileceği hükmünün yer aldığı hatırlatılarak, “Görüldüğü üzere davalı idare yönetmelikle 25 olarak tespit edilen tercih sayısını, keyfi olarak 5’e düşürerek normlar hiyerarşisi ilkesini ihlal etmiştir. Buna göre sınırlama sayısı olarak hükümde yer alan 5(beş) ibaresinin öncelikle yürütmesinin durdurulması, devamında iptali zorunludur” denildi. 

ÖĞRETMENLER İNANÇLI - İNANÇSIZ OLARAK AYRILMIŞTIR
        Yine kılavuza göre, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerinin hem ilkokul hem de ortaokul tercihi yapabileceğinin belirtildiği dilekçede, resim, müzik, beden eğitimi ve İngilizce öğretmenlerinin yok sayıldığı kaydedildi ve şu ifadelere yer verildi:
        “Özel yetenek ve beceri gerektiren Resim, Müzik, Beden Eğitimi, İngilizce gibi dersleri verebilen öğretmenin, sadece müfredata uygun 'bilgi' gerektiren Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersini veremeyeceği kabulünü hukuk kurallarıyla, kamu yararı ilkesiyle açıklamak mümkün değildir. Kamu otoritesi din dersi öğretmenlerini ayrıcalıklı bir zümre haline getirmiş, öğretmenleri inançlı-inançsız şeklinde parçalara ayırmıştır. Yorum yapılabilmesi mümkün olmayan bir tablo ile karşı karşıya olunduğu açıktır. Ezcümle, hukuki dayanaktan yoksun düzenlemenin öncelikle yürütmesinin durdurulmasını, dosya tekemmül ettiğinde iptali talep ediyoruz.” 
        Dilekçede, kılavuz ekinde yer alan “2012 Yılı İl İçi Yer Değiştirme Takvimi” ile sıraların sadece bir defa 1-2 Ağustos tarihleri arasında işletilmesinin öngörüldüğü belirtildi ve söz konusu düzenlemenin Öğretmenlerin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği’ne aykırı olduğu gerekçesiyle iptali istendi. 

Dava Dilekçesi İçin Tıklayınız