Güncel Sendika Haberleri

23 Temmuz, 2010

LOZAN ANTLAŞMASI TÜRKİYE CUMHURİYETİ'NİN VARLIK BELGESİDİR!

 

Yenilmez kabul edilen, ‘Düveli Muazzama’ adı verilen emperyalist güçleri Mustafa Kemal önderliğinde yenilgiye uğratarak kazanılan, Bağımsızlığın, egemenliğin, Türkiye Cumhuriyeti Devleti varlığının belgesi olan Lozan Antlaşması’nın 87. Yıldönümünü, Cumhuriyetimizin bütünlüğünü, ulusumuzun birliğini koruma kararlılığıyla kutluyoruz.

10 Ağustos 1920 günü imzalanan Sevr Antlaşması’ndan 24 Temmuz 1923 günü imzalanan Lozan Antlaşmasına dek geçen tarihsel süreç; tutsak edilen, parçalanan, egemenlik hakları sona erdirilen, varlığı ortadan kaldırılan Osmanlı Devleti’nin yerine, “Bağımsız olamayacaksa ölümü yeğleyen” bir ulusun, emperyalizme karşı tarihte eşine rastlanmayan onurlu bir bağımsızlık savaşımıyla kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin tüm dünyaya duyurulmasıyla sonuçlanmıştır.

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin varlığını emperyalist güçlere kabul ettiren ve tüm dünyaya duyuran Lozan Antlaşması; özgürlüğün, bağımsızlığın, ulusal egemenliğin belgesidir. Can ve kan verilerek kazanılan bu antlaşma aynı zamanda I. Dünya Paylaşım Savaşı’ndan sonra 20. Yüzyılın en uzun yürürlükte kalan tek anlaşması olup, bir ulusun yeniden doğuşunu belgeleyen anıtsal bir yapıttır.

Lozan Antlaşması’yla;

Türkiye Cumhuriyeti varlığını tüm dünyaya kabul ettirerek dünya ulusları arasında onurlu yerini almıştır.

Ezilen tüm uluslara sömürünün bir yazgı olmadığını göstermiştir.

Ulusal Egemenlik ilkesinin yaşama geçmesini sağlayacak tam bağımsızlık gerçekleştirilmiştir.

 Türk ulusunu yok etmeyi amaçlayan Sevr sözleşmesi tarihin çöplüğüne atılmıştır.

Başta kapitülasyonlar olmak üzere sömürgeci tekel ve sermayeye sağlanan tüm ayrıcalıklar kaldırılmıştır.

Misakı Milli (Ulusal Ant) davası uluslararası düzeyde utkuya ulaşmıştır.

Yurtta ve dünyada barışın temelleri atılmıştır.

M. Kemal ATATÜRK: “ Bu antlaşma Türk Ulusuna karşı yüzyıllardan beri hazırlanmış ve Sevr anlaşmasıyla tamamlandığı sanılmış büyük bir yok etme eyleminin çökertilişini anlatan bir belgedir. Osmanlı tarihinde benzeri bulunmayan bir siyasal zaferin eseridir.” demiştir.

20. Yüzyılın ilk çeyreğinde sömürgeciliğin ve yok olmanın belgesi olarak dayatılan Sevr Antlaşmasına; Türk Ulusu tarafından, bedeli can ve kanla ödenerek Lozan Antlaşması ile gereken yanıt verilmiştir.

Bugün de Sevr’i savunan etnik ve dinsel bölücüler, yeni mandacı işbirlikçi uşaklar ortaklığı da tarihin bu dersini hiç unutmamalıdır. Türk ulusu da kanı, canı pahasına elde ettiği Lozan Antlaşması’na, Cumhuriyetin değerlerine ve kazanımlarına sahip çıkmalıdır.

Genel Merkez Yönetim Kurulu