Milli Eğitim Bakanlığı tarafından dayatılmak istenen öğretmenlere yönelik performans sistemini protesto etmek, mesleki ve özlük haklarımıza sahip çıkmak amacıyla ülke genelinde 11.04.2018 tarihinde gerçekleştirdiğimiz İl Milli Eğitim Müdürlükleri önüne siyah çelenk konulmasına ilişkin eylememiz nedeniyle Sinop Valiliği tarafından OHAL uygulamaları gerekçe gösterilerek eyleme katılan arkadaşlarımıza idari para cezası kesilmiştir.
İdari para cezaları, ihtirazi kayıtla itiraz hakkı saklı tutularak sendikamızca ödenmiş ve hukuki süreç başlatılmıştır. Sinop Sulh Ceza Hakimliği davamıza ilişkin verdiği kararda, OHAL sürecinin anayasal hakları ve evrensel hakları engelleyemeyeceği, Anayasa’nın Toplantı ve Gösteri Düzenleme Hakkı başlıklı 34. maddesinde yer alan “Herkes önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir.” şeklinde başlayan hükümleri ile 90. maddede yer alan “Usulüne göre yürürlüğe konulmuş milletlerarası antlaşmalar kanun hükmündedir.” şeklindeki hükme atıfla AİHS’nin 11. maddesi ve AİHM kararlarının dikkate alınması gerektiğine hükmetmiş ve aşağıdaki hususları hatırlatmıştır:
AİHS’NİN 11. Maddesi
Sözleşmenin 11. Maddesi ve Anayasamızın 34. Maddesi dikkatlice değerlendirildiğinde “toplanma özgürlüğünden” bahsedildiği görülmektedir. Bu hak bireysel olarak kullanılabileceği gibi toplu olarak da kullanılabilir.
Bu iki madde devlete sadece bireylerin haklarına haksız müdahale etmeme yükümlülüğü getirmez, aynı zamanda devlet kişilerin bu maddede yer alan haklarını kullanabilmelerini sağlamak için önlemler almak zorundadır.
Toplanma özgürlüğü, özel ya da kamusal bir mekanda gerçekleştirilen toplantıları hareketsiz ya da yürüyüş şeklinde gerçekleşen hareketli gösterileri kapsar. Ayrıca AİHM kararlarına göre çoğulculuk, hoşgörü ve başkalarının fikirlerine ve inançlarına saygı, demokratik bir toplumun en önemli karakteristik özelliklerindendir. Demokrasi çoğunluğun fikirlerinin her şartta üstün tutulması anlamına gelmez; önemli olan azınlıkta kalan fikirlerin çoğunluk fikrine karşı korunmasını sağlamaktır.
İdari para cezasının uygulanmasına ilişkin düzenlenen tutanağın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına aykırı olarak dolaylı yoldan usulsüz bir şekilde hakka sınırlandırma getirildiği kanısına varılmıştır.
Tüm bu gerekçelerle idari yaptırım kaldırılarak barışçıl eylemlerin engellenemeyeceği OHAL sürecinin bile engel olmaması gerektiği yeniden tescillenmiştir.
MERKEZ YÖNETİM KURULU