Milyonlarca kamu çalışanı ve emeklileri ilgilendiren zam kararı, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’ndan çıktı. İlgili kurulun kararına göre kamu çalışanı ve emekliler 2012 yılı için yüzde 4+4, 2013 yılı için yüzde 3+3 zam alacak.
Hakem Kurulu'nun bu kararı malumun ilanından başka bir şey ifade etmemektedir. Hakem Kurulu, hükümetin son teklifini, ortalama memur maaşında aylık 9.47 TL artırarak, aynen siyasi iktidar gibi kamu çalışanları ile adeta alay etmiştir.
Eğitim-İş ve bağlı bulunduğumuz Birleşik Kamu-İş olarak bundan 10 ay önce 15 Ağustos 2011 tarihinde Ankara’da yaptığımız eylem ile işin bu noktaya geleceğini söylemiş ve tüm sendikaları bu işlevsiz sahte sendika yasasındaki değişiklik aldatmacasına karşı ortak eyleme çağırmıştık. Gelinen nokta ne yazık ki bizi haklı çıkardı. 12 Eylül Anayasa referandumu ile başlayan iktidarın toplu iş sözleşme balonu bugün sönmüştür. Referandumda, "evet" ya da "yetmez ama evet" diyenler bugün bir kez daha kendilerini gözden geçirmelidirler. Eğitim-İş olarak, Hakem Kurulu'nun 11 kişiden oluştuğunu, bu kişilerden 7'sini doğrudan iktidarın belirlediğini, dolayısıyla bu yapıdaki bir Hakem Kurulu'ndan, siyasi iktidardan bağımsız, objektif bir karar çıkacağını beklemenin ya siyasi bir körlüğün ya da bile bile ladesin ifadesinden başka bir şey olmadığını söyledik. Nitekim bugün açıklanan Hakem Kurulu’nun kararı bu tespitimizin doğruluğunu tescil etmiştir. Hakem Kurulu’ndaki 7 üyenin memura aylık 300 gram ete, 9 bardak çaya tekabül eden zam için kabul oyu vermesi, bu kurulun anlamsızlığını ortaya çıkarmıştır. Yetkili sendika Memur-Sen’in önerdiği kurul üyesinin de bu yönde oy kullanması oldukça manidardır.
Artık milyonlarca kamu çalışanı ve onların temsilcileri sendikalar yol ayrımındadır. Ya siyasi iktidarın ve Hakem Kurulu'nun belirlediği komik ücret artışına boyun eğecekler, ya da fiili-meşru zeminde sefalet ücreti dayatmasına direnerek, emeğine ve onuruna sahip çıkacaklardır. Kamu çalışanları emek ve onuruna sahip çıkmanın ilk işaret fişeğini 23 Mayıs’ta iş bırakarak atmıştır. Hakem Kurulu'nun bu kararından sonra, tüm kamu çalışanları, güçlerini birleştirerek 23 Mayıs’ı aşan eylemleri örecek güce, bilince ve birikime sahiptir. Artık kamu çalışanları sahte sendika yasasıyla ve toplu sözleşme aldatmacasıyla haklarını alamayacağını, yaşayıp görmüşlerdir. Bu saatten sonra kamu çalışanları, ulusal ve uluslar ararası hukuktan kaynaklanan hakları olan genel grev de dahil, her türlü eylem ve etkinliği fiili-meşru zeminde yapmalıdırlar.
Eğitim-İş olarak, tüm sendika ve konfederasyonlara çağrımız şudur: Artık bıçak kemiğe dayanmıştır. Sözün bittiği noktadayız. Onurumuzla, aşımızla, işimizle oynandığı bu dönemde 23 Mayıs sınıf birlikteliğini, sınıf dayanışmasını aynı kararlılıkla sürdürmeliyiz. Milyonlarca kamu çalışanının, farklı sendikalardaki emekçilerin ortak dileği budur. Eğitim-İş, kamu çalışanlarının sağduyulu sesine kulak vermeye dün olduğu gibi bugün de hazırdır.
MERKEZ YÖNETİM KURULU