Güncel Sendika Haberleri

28 Nisan, 2018

ÜNİVERSİTELER ÜZERİNE OYNANAN ‘BÖL-PARÇALA-YÖNET’ HAMLESİNİ REDDEDİYORUZ!

Bilginin ve sorgulamanın kalesi olan üniversiteler, iktidarın saldırısı altındadır.

Rektörlük seçimlerinde akademi camiasının oy verdiklerini değil, o seçimin sonundaki kendilerine yakın isimleri atayan, hiçbir altyapı hazırlığı yapmadan ve makul gerekçe göstermeden akademik ünvanlarla oynayan, akademideki birçok kıymetli ismi abes soruşturmalarla karalayan iktidar, ele geçiremediği üniversiteler için şimdi de ‘böl-parçala-yönet’ taktiğine girişmiştir.

Bilindiği üzere; dördü vakıf, 20 yeni üniversite kurulması için hazırlanan ve tarihi üniversitelerin bölünmesini öngören yasa tasarısı ilerici kamuoyunun tüm tepkilerin rağmen Meclis’ten geçmiştir.

AKP oylarıyla kabul edilen bu tasarıyla, aralarında iktidarın oyları eriyince adını anmaya başladığı Atatürk’ün emriyle kurulan Ankara’daki Gazi Üniversitesi ve Cumhurbaşkanı’nın “adını anmayacağım bir üniversite” dediği Malatya’daki İnönü Üniversitesi’nin de bulunduğu bölünecek üniversiteler listesi şöyledir:

 İstanbul, Selçuk (Konya),Dumlupınar (Kütahya), Sakarya, Mersin, Erciyes (Kayseri), Karadeniz Teknik (Trabzon) ve Sütçü İmam (Kahramanmaraş) üniversitelerine ek olarak Anadolu Üniversitesi, Süleyman Demirel Üniversitesi ve Afyon Kocatepe Üniversitesi.

GEREKÇELERİ DE KARAR KADAR TALİHSİZ

Bu talihsiz karara kontenjan fazlalığının gerekçe gösterilmesi ise ayrıca trajikomik bir açıklama olmuştur. Bir hane halkının içlerine sığamadığı bir evi ikiye bölmesi ne kadar mantıklı olacaksa, bu hamle de o kadar bilimsel ve akla yatkındır.

Öte yandan; söz konusu karara iktidarın önemli isimlerinin “ülkenin yeni üniversitelere kavuşacak olması” şeklinde bir müjde sosu vermesi de gülünç olmuştur.

Bir ülkedeki üniversite ihtiyacı, ne peş peşe niteliksiz üniversiteler açmaktan, ne de mevcut köklü üniversiteleri bölmekten geçer. Karar sahiplerine bu dahiyane fikrin neden hiçbir medeni ülkede kimsenin aklına gelmediğini sormak gerekir. Oxford’u, Harvard’ı bölmek neden kimsenin aklına gelmemiştir? Bozulmayan bir şeyi, tamir etme ihtiyacı nedendir?

BU TOPLU İTİRAZA KULAK VERİLMELİDİR

Öte yandan; AKP her alanda olduğu gibi yine hayati bir konuda karar alırken, o konunun alanındaki uzmanlara, demokratik kitle örgütlerine, meslek erbaplarına danışmamıştır. Tüm akademinin, hatta yer yer kendi atadıkları üniversite yönetimlerinin bile karşı çıktığı bu karar, ülkedeki pek çok hayati karar gibi tepeden inmiş, akademinin üzerine kara bir bulut gibi çökmüştür.

Bilindiği üzere; bölünmesi planlanan birçok köklü üniversitede öğrenciler, akademisyenler eylem haline geçmiş, itiraz konusunda tek vücut olmuştur. Her kesimden insanın, her fikirden öğrenci ve akademisyenin bu bölünmeye itiraz etmesi, muktedirleri düşündürmelidir.

Bu manasız, kötü niyetli, bilimselliğe aykırı karar geri çekilmeli, bilimin kalesi olan üniversiteler siyasetin yapbozu haline getirilmemelidir.

Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün “Dünyada her şey için; uygarlık için, hayat için, başarı için en hakiki mürşit ilimdir; fendir” diyecek kadar önem verdiği bilimi ve onun kalelerini hiçbir iktidarın küçümseme lüksü yoktur.

Eğitim-İş olarak; üniversitelerin bölünmesinin talihsiz ve geri dönülmesi çok zor bir hata olacağını bir kez daha vurguluyor, bu artniyetli hamleye karşı direneceğimizi, her türlü hukuksal ve demokratik mücadeleyi vereceğimizi ilan ediyoruz.

              MERKEZ YÖNETİM KURULU