Atatürkçü ilahiyatçı, Türkiye'nin en çağdaş kalemlerinden olan Bahriye Üçok'u katledilşinin 29.yılında saygı ve özlemle anıyoruz. Bir ömüre hem eğitimciliği, hem siyaset bilimciliği hem siyasetçiliği sığdıran Doç.Dr. Bahriye Üçok'un hayatı boyunca laiklik, kadın hakları, irtica tehlikesi üzerine görüşlerini hiç çekinmeden dile getirmesi onu ölümsüz kılmıştır.
Üçok'un "Atatürk' ün İzinde Bir Arpa Boyu" isimli kitabının yayınlanmasından beş yıl sonra 6 Ekim 1990 tarihinde evine gönderilen bombalı bir paket ile katledilmesinin ardından suikastı İslami Hareket Örgütü adlı şeriat sevdalısı bir terör örgütü üstlenmiştir. Teröristler, Üçok'u "tesettür konusundaki düşünceleri yüzünden" katlettiklerini söylemiş, alenen ülkedeki tüm aydınları tehdit etmişlerdir.
Buna rağmen, Üçok için adalet mekanizması, tıpkı benzer şekilde katledilen Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy, Necip Hablemitoğlu'nda olduğu gibi kör ve sağır kalmıştır. Bu hain cinayetin arkasındaki sis perdesi, bile isteye kaldırılmamış, Türkiye'nin tüm aydınları için gözdağı haline getirilmiştir.
Aradan geçen 29 yılda ne yazık ki ülkemizdeki karanlık yok olmamış, sadece form değiştirmiştir. Bugün de ilerici aydınlarımız öldürülmeseler de türlü iftiralarla hapsedilmekte, faşizan baskılara maruz kalmaktadır. Bugün de dini tekeline almaya çalışan, kendi menfaatleri için kullanan, cahil bir toplumu yönetmek daha kolay olduğu için aydınlığa karşı savaş veren şer odakları vardır.
Ama bilinmelidir ki, bu topraklarda Bahriye Üçok'lar da tükenmeyecektir! Eğitim-İş'in her bir neferi, Atatürkçü, çağdaş düşüncenin ödün vermez savunucusu Bahriye Uçok'un izinden gitmeyi bir vatan vazifesi bilmektedir. Çünkü biliyoruz, karanlık elbet korkutucudur ama onu dağıtmaya ufacık bir ışık huzmesi bile yeter!
MERKEZ YÖNETİM KURULU