Bugün Öğretmen Okullarının kuruluşunun 176. yıldönümünü kutluyoruz. İlk kez bugünkü anlamda çağdaş öğretmen yetiştirmek için 16 Mart 1848'de "Darülmuallimin" adında öğretmen okulu açılmıştır. Bu tarih, öğretmen okullarının ilk kuruluş tarihi olarak kabul edilmekte ve bugüne kadar her yılın 16 Mart tarihi öğretmen okullarının kuruluş yıldönümü olarak kutlanmaktadır.
Cumhuriyetin kuruluş döneminde de eğitime ve öğretmen yetiştirme konularına ayrıca önem verilmiş, TBMM'nin açılışından bir ay sonra, Milli Eğitim Bakanlığı kurulmuştur. Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Atatürk “Öğretmenler yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” derken Türk insanının eğitiminde en önemli görevi öğretmenlere yüklemiştir.
Daha sonra 1940 yılında Türkiye’de nitelikli öğretmen yetiştirme alanında devrim niteliği taşıyan Köy Enstitüleri kurulmuştur. Köy Enstitüleri, neredeyse tüm Anadolu'nun okulsuz ve öğretmensiz olduğu gerçeği göz önüne alınarak ilkokul mezunu zeki köy çocuklarının bu okullarda yetiştirildikten sonra yeniden köylere giderek öğretmen olarak çalışmaları düşüncesiyle kurulmuştur.
1973 yılında çıkarılan Milli Eğitim Temel Kanunu gereği, öğretmenlerin yükseköğretimde yetiştirilmeleri adına lise dengi ilk öğretmen okulları 1974 yılında kapatılıp iki yıllık eğitim enstitülerine dönüştürülmüştür. 1982 yılında yürürlüğe giren 41 Sayılı Kanun Hükmündeki Kararname ile iki yıllık eğitim enstitüleri eğitim yüksek okuluna dönüştürülerek eğitim fakültelerine bağlanmıştır. 1989 yılından itibaren eğitim yüksek okullarının süresi dört yıla çıkarılmış ve bazıları eğitim fakülteleriyle birleştirilerek bu kurumlar "Sınıf Öğretmenliği Bölümüne" dönüştürülmüştür.
Öğretmenlik mesleğinin ülkemizde uzun yıllar boyunca saygı duyulan bir meslek olmasında, 176 yıl önce kurulan öğretmen okullarının, Köy Enstitüleri’nin ve bu okullardaki eğitim felsefesinin payı büyüktür.
22 yıllık AKP hükümeti döneminde öğretmenlik mesleği, tarihte hiç olmadığı kadar yoğun bir değersizleşme ve itibarsızlaşma yaşamıştır. Bugün hem öğretmen yetiştirme sisteminde, hem de yetiştirilen öğretmenlerin başta atanmama olmak üzere bir çok kronik sorunu bulunmaktadır. Yıllarca öğretmen olmak için okuyan, bu alanda eğitim alan meslektaşlarımızın öğretmen açığına rağmen atanmaması ve kadrolu öğretmen alımının durdurularak sözleşmeli öğretmen sisteminin getirilmesi bugün eğitim sisteminin en önemli sorunlarından birisidir.
Öğretmenlere danışılmadan hazırlanan, tüm itirazlarımıza rağmen hayatımıza sokulan Öğretmenlik Meslek Kanunu ise öğretmenlerin yaşadığı sorunları daha da derinleştirmiştir.
Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk "Öğretmenler, sizin başarınız Cumhuriyetin başarısı olacaktır", "Ulusları kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir" sözleri ile öğretmenlik mesleğinin önemini vurgulamış, öğretmenlerin ağır bir sorumluluğu olduğunu ifade etmiştir. Öğretmenin bu sorumluluğu yerine getirebilmesi için öğretmenlik mesleğinin hak ettiği saygınlığa bir an önce kavuşturulması gereklidir.
Öğretmen Okullarının kuruluşunun 176. yıl dönümünü kutluyor, öğretmen yetiştirmedeki köklü tarihimizin hakkını verecek bir sistemin kurulması için mücadelemizi sürdüreceğimizin altını çiziyoruz.
MERKEZ YÖNETİM KURULU