Özlük-Hukuk Eylem Kararları ve Dilekçe Örnekleri

DANIŞMAN ÖĞRETMENLİK UYGULAMASI İPTAL EDİLMELİDİR

Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmen Yetiştirme ve Geliştirme Genel Müdürlüğü’nün İl Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderdiği yazıya istinaden “Danışman Öğretmenler” belirlenmiş ve ülke düzeyinde de danışman öğretmenlerin eğitim seminerlerine başlanmıştır. Bakanlıktan yapılan açıklamalara göre 35 bin danışman öğretmenin belirlendiği ve aday öğretmenlerin yetiştirilmesinde görev almaya başlayacakları ifade edilmiştir.

Öncelikli sorun “danışman öğretmenlik” kavramıyla başlamaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı Öğretmenlerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinin 4. Maddesi kapsamında “Danışman Öğretmenlik” görevi f) Danışman öğretmen: Aday öğretmene adaylık sürecinde danışmanlık yapacak öğretmeni şeklinde tanımlanmış ancak bu tanımlamaya rağmen danışman öğretmenlerin görevleri ile yetkilerinin kapsamı, özlük, unvan durumu, mali durumları ve genel statüsüne ilişkin başkaca hiçbir mevzuat belirlemesi öngörülmemiştir.

Bunların yanında danışman öğretmenlerin nasıl belirleneceği, hangi kriterler esas alınacağı, başvuru ve ilanların nasıl olacağına dair hiçbir somut düzenleme de mevcut değildir.  

Bu denli hiçbir altyapısı bulunmaksızın uygulamaya başlanan danışman öğretmen belirlemeleri her yönüyle “ahbap-çavuş” sistematiğiyle işlemiştir. Bu kapsamda da İl Milli Eğitim Müdürlükleri okul müdürlüklerinden okuldaki öğretmenler arasından bir seçim yapılarak kendilerine gönderilmesini istemiş, bu aşamada okul idarelerince danışman öğretmenlik için öğretmenlere hiçbir duyuru yapılmamış, başvuru imkanı sağlanmamış, hiçbir somut kriter olmaksızın masa başında listeler düzenlenmiş ve İl Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderilmiştir. Bu doğrultuda da İl Milli Eğitim Müdürlükleri de danışman öğretmenleri belirlemiş ve Bakanlığa iletmiştir.

Söze konu belirlenme süreci ise tamamıyla Milli Eğitim Müdürlüklerinin sübjektif değerlendirmesi neticesinde gerçekleşmiştir. Belirlemelerin hangi esaslar gözetilerek yapıldığı da açıklanmamıştır. Bize ulaşan bilgilere göre de özellikle bir “Eğitim Sendikası“ mensuplarının yoğunlukla seçildiği de açıkça görülmektedir.

Şu an için danışman öğretmenlik görevinin mali ya da özlük hakları itibarıyla getirileri belirsiz olsa da ilerleyen aşamada belirli bazı hakları da beraberinde getireceği anlaşılmaktadır. Nitekim ilk aşamada bu belirsizliğin nedeninin de olabildiğince bu uygulamayı genele yaymadan ve küçük bir zümre içerisinde ayrıcalık sağlamak olduğu düşünülmektedir. 

Bu nedenlerle Sendika olarak Bakanlıktan, hiçbir somut kritere dayanmaksızın gerçekleştirilen ülke genelindeki danışman öğretmen belirleme işlemlerinin tümüyle geri alınarak iptal edilmesini ve “danışman öğretmenlik” uygulamasının, yeniden tüm yönleriyle esaslı olarak düzenleninceye kadar tamamıyla ortadan kaldırılmasını talep ettik. Akabinde ise bununla ilgili hukuki süreç de sürdürülecektir.

Bununla birlikte sendikamız üyesi olsun olmasın danışman öğretmen olmak isteyen ancak başvuru imkanı dahi sağlanmamış olan öğretmenlerimiz için il bazında yapılan danışman öğretmen belirlemelerinin iptali talebi için örnek başvuru dilekçesi hazırlanmıştır. İlerleyen süreçte de bu iptal taleplerinin reddedilmesi halinde dava açmak isteyenler için örnek dava dilekçeleri de yayınlanacaktır.

Sonuç olarak mağduriyet yaşadığını düşünen tüm öğretmenlerimize bu atamaların iptali için başvuru yapmayı ve sonrasında dava açmayı öneriyoruz.